İyilik | İlker Güven Yazdı

İyilik | İlker Güven Yazdı
Yayınlama: 04.06.2023 20:48
Düzenleme: 04.06.2023 20:51
A+
A-

İyilik,kapsayıcı bir anlatımla,belli insan gereksinimini karşılayan,insanın çıkar ve dileklerine uygun düşen anlamındadır.iyilik kişiye,topluma,bir sınıfa yararlar sağlayan özdeksel yani maddi ve tinsel yani ruhsal olgunluğun niteliğidir.İyilik kısaca,özneye yani eylemi yapan kişiye yararlı olma durumudur.İyiliği düşünen Filozoflar iki olguyu birlikte değerlendirirler. Bazıları iyiliğin olabilmesi için,kötülüğün gerekli olduğunu ileri sürerler.Bu düşünce tarzına Teodise denir.Teodise din felsefesinde de,kötülük ile mutlak iyilik olan Tanrı kavramının nasıl bağdaştığını açıklamak için kullanılan bir deyimdir.Bir başka ifadeyle,kötülük olgusu karşısında,Tanrı’nın adaleti ile haklılığını savunmak anlamını taşır.Farabi’ye göre Allah sadece iyiliktir.Allah cömertlik ve adalet sıfatları ile aleme düzen verir.İbn-i Sina’ya göre,iyi varlığın Kemali yani Olgunluğu varken,kötü varlığın ise,Kemalin yokluğu yani olgunluğun yokluğu vardır.Allah varlık alemine bir düzen vermiştir.Bu düzende Allah’ın varlığına uygun olanlar iyilikten nasiplerini almış olurlar.İnsanlık bir tümel yani bir bütündür. Ancak bu bütün içinde fertler kötü olabilir.İbn-i Sina, kötülük çoğunlukta ve değişiklikte ortaya çıkar diyor.Leibniz’e göre,Tanrı mükkemmel ve iyi olandır.Tanrı varlığı yaratmıştır,dolayısı le varlık da,iyidir.Tanrı varlıkları yaratırken tüm hesapları yapmış ve kötülüğe de izin vermiştir.
Tanrı gibi mükemmel bir şey nasıl kötülükle birlikte düşünülebilir? diye soran Leibniz cevap olarak,iyiliğin gerçekleşmesi için,kötülüğün de,var olması gerekir diyor. Bir başka ifade ile,acı olmasa zevk,günah olmasa sevap olur muydu?Tanrı’nın yarattığı sonsuz evrenler arasında,kötülük olmayanı yoktur.Kötüsü olmaya bir alem,eksik bir alemdir.Her şey birbirinin nedenidir.Tanrı’nın düzeni dışında hiç bir şey yapılamaz.Hegel’e göre,kötüyü iyi olmayan ve kendi başına varlığını devam ettiren bir şey olarak görmek yanlıştır. Oysa kötülük,olumsuz bir şeydir ve kendi başına hiçbir kalıcılığı yoktur.Zira kötülük,gerçek bir varlığa sahip değildir.Hegel’e göre,iyi ve iyilik ise,kendinde ve kendisinin içindedir. İyi ve kötünün her biri sonuçta bir bütündür.Hegel bu iyi ve kötü bütün, momentlerin hareketlerini ortaya koyar, değiştirilemez farklılığı ve ilişkiyi içinde barındırır diyor. Schopenhauer, her an her yerde karşılaştığımız kötülüğün kökten bir çözümünün de,olmadığını söylüyor.Yaşama isteğinin yönlendirmesi ile,kötülüğe tahammül edileceğini vurguluyor. Bu tahammülün de, sanat,ahlak ve sevgi ile olacağını belirtiyor. Albert Camus da,Tanrı’yı red edişinin nedeni olarak,kötülerin varlığını ileri sürüyor.Tasavvuf ehlinin iyilik anlayışında,ibadetlerinde sevap kaygısı taşımazlar.Sufiler,yaptıkları ibadet ve iyiliği sadece Allah için yaparlar.Mutasavvıf, yaptığı bir iyiliği asla başa kakmaz.Hatta yaptığı iyiliğin bir iyilik olduğunu bile unutur. Zira,yaptığı iyiliği karşısındakinden önce kendisi için yaptığına inanır.Çünkü,iyilik yaptığı kişi onun için sadece bir sebeptir.Yaptığı iyiliği asla başa kakmadığı gibi,hatta iyiliğe sebep olduğu için ona minnet duyar. Şeyh Sadi der ki,seni hayır işlemeye başarılı kıldığı için, Allah’a şükret. Zira yüce Allah seni lütuf ve ihsan yani saygın bir yardım ile boş bırakmadı. Kamil bir zata şöyle sorarlar.Efendi,bu kadar hayır ve hasenat yani iyi ve güzel yardım yaparken hiç gurura kapılma dan,kendinizi yardım ettiklerinizden üstün görmez misiniz? Kamil zat,o nasıl söz !?, siz aşçının elindeki kepçenin,ben insanları doyuruyorum diye gurura kapıldığını duydunuz mu? Bende bir kepçeyim,Allah iyiliğini kullarına benimle dağıtıyor. Sahip olduğumuz hiçbir şey gerçekte bize ait değildir.Allah’ın ikramına ulaşmak ve iyiliğe aracı olmak bir şereftir. Bize düşende,bu şerefi veren Allah’a şükretmektir,diyor. Günümüz sosyal düzeninde iyi insan olabilmek ne demektir? İyilik büyük yapının farklı cephelerinden en önemli olanlardan biridir. Neye göre iyi? Ne kadar iyi? öncelikle başkalarının sana davranmasını istediğin biçimde davran. Daha fazlasını iste,diyen vahşi Kapitalizmin büyük oyuncularına ve sefil düzene aldanırsakhayatımız kararır. Kişilik dediğimiz kısacık yaşamda,yanımızda olan geçici dünyevi maddelere bağlanarak kendimizi kandırmak,insanlığın en talihsiz davranışıdır. Ancak bunu değiştirmek elimizdedir.Esas olan ne olursa olsun tarihe geçmek değildir.Zira insan sadece et ve kanıyla değil,sosyal alanda aslında kültürel olarak bıraktıkları ile yaşar.İsmiduyulsun ya da duyulmasın, yaşamımızı şekillendiren ve hala bizimle olan nice insanlar vardır. Bunlar fakir halkı sömürüp,servet içinde ölenler değildir.İçimizde hala eserleriyle ve insanlığa hizmetleriyle yaşayan tüm varlığı evi, ailesi ve fikirleri olan,hatta çoğu zaman hiçbir şeyleri olmayan nice Filozoflar vardır. Sokrates,gençleri Yunan Tanrılarından soğutuyor diye yargılanırken, ölümünü insanlığa miras olarak bırakmıştır.Bizler de,ödünç olarak taşıdığımız beden ve beynimiz ile bu yaşamı terk ederken,geride nasıl bir kalıcı anı bırakacağız? O anılar kötülükler değil,sadece yaptığımız iyilikler olacaktır.Örneğin,Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu yüce Atatürk 100 yıl geçti,karşı devrimcilerin silemek istedikleri ve asla silemeyecekleri ismi ebediyete kadar yaşayacaktır.
Kamil insan Atatürk’ün, iyilik hakkındaki sözlerine gelince:
. 1930 yılında Atatürk,Başkalarına olan bir iyilik,bize de iyiliktir.Başkasına olan kötülük bize de olan kötülüktür.Bu nedenle,iyiliği sevmek ve kötülükten kaçınmak lazımdır. Yaptığımız işler,etrafımızda sevinçler ve acılar halinde akisler uyandırır.Bu hal bize vicdani vazifeleri duyurur.
.Atatürk sevgi felsefesinde bakın ne diyor;Bize göre insanlığın içine özene bezene konan en güzel ve güçlü duygu sevgidir. İnsanoğlu istese de,istemese de,bu köklü ve yüce duyguyu içinden söküp atamaz.Atmak istese de,gücü yetmez. Sevgi neşe içinde bir hayat sürmenin,huzurun ve güvenin kaynağıdır.Sevginin temelinde de,daima iyilik,doğruluk ve güzellik vardır.
.General Mac Arthur’a 1932 yılında Atatürk;” Şuna inanıyorum ki,eğer devamlı bir barış isteniyorsa,kitlelerin durumunu iyileştirecek uluslararası tedbirler alınmalıdır.İnsanlığın refahı,açlık ve baskının yerine geçmelidir.Dünya vatandaşları kıskançlık,açgözlülük ve kinden uzaklaşacak şekilde eğitilmelidir.
.Atatürk’ün Türk Milletine yaptığı iyilikler yazmakla bitmez. Ancak özetle en büyük iyiliği, Cumhuriyet, Laiklik, Latin Alfabesi ile cehalete savaş açması ve Demokrasidir.
.Kendiniz için değil,bağlı bulunduğunuz Türk Milleti için elbirliği ile çalışınız. Çalışmaların ve iyiliğin en yükseği budur, diyen Atam,! ışıklar içinde yatsın.!!
Tanrı bizleri iyilik, akıl ve bilimden yoksun bırakmasın.!

Emekli Tuğamiral