04 Ocak 1881 Salı günü, dünyada saygınlığını her daim sürdürecek olan bir hayat başlar.
‘’ Göreceksin, çok büyük şeyler olacak!.. İnanılmaz bir savaş vereceğiz bu topraklarda… Her zaman söylerim: Ben, askerliğimin yalnız sanat yönünü severim, yaratıcılığa açık yanını!.. Son üç saat içinde yepyeni bir tablo meydana getirdim. Onu seyredenlerin alacakları çok dersler olduğuna inanıyorum. Ve işte Salih, şimdi düşmanın işi bitti. ‘’ Gazi Mustafa Kemal Atatürk
Görev saygısı, yurt sevgisi, zekası, kararlılığı, iradesi, fedakarlığı ve kahramanlığı ile hayranlık uyandıran Askerlik hayatı, yaşamının büyük bölümünü almış ve hatta yaşamı olmuş bir ADAM.
Cepheden cepheye yılmadan, usanmadan, yorulmadan, bağımsızlık hayalleri ile bütünleşmiş şahsiyeti ile dünyanın en saygın lideri olmuş ve olmaya devam eden Gazi bir kahramanın, Türk milletine yaşattığı en acı aydır KASIM.
Padişah ve hükümetin umutsuzluğuna, basiretsizliğine, teslimiyetçiliğine karşın, nefsi müdafanın şart olduğunu düşünen Gazi Paşam, kurtuluş çabaları içinde kendi hayatını hiçe sayan, çektiği ve çekeceğini bildiği acılara rağmen mücadelesinden asla vazgeçmeyen karakteri ile tarihe geçmiştir.
Tarih O’nu ‘’katıldığı hiçbir savaşta yenilmemiş, yenmiş bir komutan’’ olarak kaydeder.
Tarih onu Komutan olarak kaydeder, oysaki O yalnızca bir komutan değildir,
‘’ Hiçbir zafer gaye değildir. Zafer ancak kendisinden daha büyük bir gayeyi elde etmek için gereken vasıtadır. Gaye fikirdir. Zafer bir fikrin elde edilişine hizmeti nispetinde kıymet ifade eder. Bir fikrin elde edilişine dayanmayan bir zafer ömürlü olamaz’’.
Bu düşünceleri ile Türk ulusunun siyasi ve fikri lideri olmuş, bağımsızlık gayesini gerçekleştirmiştir.
Türk ulusunun ufkunu açan, bağımsızlık yolunda her türlü yokluğa, yoksulluğa, ihanete göğüs geren Gazi Mustafa Kemal Paşam, bir kasım günü öksüz bırakır, yetim bırakır, sadece halkı değildir O’nu yitiren,
Ayaklarını bastığı toprağı,
Masmavi gözleriyle baktığı gökyüzü,
Kıyıp kesemediği ağacı,
Nefes aldığı havası,
Açlıkta kıymetini bildiği ekmeği,
Başını okşadığı köpeği,
Çankaya’nın mütevazi köşkü,
Dağları, taşları, yolları kaldı Ata’sız, işte bu sebepten kararır hava, sararır yapraklar, solar çiçekler her Kasım’da…
Lakin unutmaz Atasının evlatları, Onsuz olmaya rağmen, Onunla yaşamayı, hayallerinin devamı olmayı, sarıp göğsüne bayrağını ATAsı olmayı bilir.
Bilir ki bağımsızlığından vazgeçerse ölür Atası.
Ölmez Gazi Mustafa Kemal Paşam,
Ölmez fikirleri, eserleri,
Ölmez Mustafa Kemal’ler ölmedikçe,
Her Kasımda yaşasa da acısını Atasızlığının, her 10 Kasım’da en içten sevgi, saygı ve minnetle ve en derinden üzüntü ile ansa da, her anma bir yemindir Gazi Mustafa Kemal Paşasına.
Sesidir, nefesidir evlatlarının,
Haykırırlar sessiz çığlıklar ile And’ını ,
Ebedi istirahatgahının kapısından girerken her 10 kasımda kaybetmenin hüznü ile, çıkarken yeniden doğar MUSTAFA KEMAL’ler..
Zalime boyun eğmeyen, ardında milyonları ile devleşen , 10 Kasım! Onu kaybetmenin acısını yaşarken, aslında ölümsüzleştiğinin günüdür.
Sonsuz sevgi, saygı, minnet ve rahmet ile
Her 10 Kasım’da ölüp,
Her Kasım’da dirilmeye and olsun…
Gazi Mareşal Mustafa Kemal ATATÜRK’e milyon kere selam olsun, selam olsun, selam olsun…