İYİ PARTi…
Çok uzun yılardır herkeste olduğu gibi bende de Meral AKŞENER ve Ümit ÖZDAĞ önderliğinde başlayan ve muhalefetin yetersizliğine çözüm olacağını düşündüğüm yeni hareketin heyecanı hasıl oldu. Yerinde görmek, havayı teneffüs etmek için Bilkent Otel’de yapılan Kurucular Kurulu yemeği ve ardından Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde yapılan parti kuruluş kongresinde bulundum.
Kuruluş yemeğinde Ali TÜRKŞEN, Ruhat MENGÜ, Ali ÇOLAK ve birçok isim ile ayaküstü sohbet etme imkanım oldu. Konuştuğum herkeste artık şartların çok zor olduğunu mevcut karanlığın giderek büyüdüğünü bir çözüm noktasında görev aldıklarını büyük bir inanç ile anlatıyorlardı. Tabii ki bu tür yemeklerin olmazsa olmazı liste de kim var? Var olanlar kimler? Sorular ve cevaplar şeklinde devam etti…
Ben, kurucu isimlerinin sır gibi saklandığı partide Ümit ÖZDAĞ, Ali TÜRKŞEN gibi vatanseverliklerinden zerre şüphe duymadığım isimlerin var olup olmadığını, logosunu, ismini, parti tüzüğü ve programını merak ediyordum.
Bu sorularımın ve merakımın cevabının bir kısmını yemekte diğer kısımlarını ise Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde yapılan kongrede öğrendim. Gözlemlerimi, tespitlerimi ve duyumlarımı doğrulatmak ve tepkileri görmek için bir süre bekledim. Gözlemlerimi ve tespitlerimi, partiye yeni katılacak isimleri, Kurucular Kurulunda var olan ve soru işaretleri olan kişileri sizler ile paylaşmak isterim:
Kongrenin yapıldığı Nazım Hikmet Kültür Merkezi herhâlde tarihinde böyle büyük bir organizasyona ve kalabalığa ev sahipliği yapmamıştır. Sabahın daha ilk saatlerinde şehir dışından gelenler ile salonda oturacak yer kalmamış, toplantıya gelenlerin izlemesi için kurulan dev ekranların olduğu yerlerde de yer yoktu. Bırakın toplantıyı izleyebilmek nefes alacak boşluk bulmak çok zordu. Bu tarihi güne tanıklık etmek için hafta içi iş saatine ve kötü havaya rağmen yurttaşlar kültür merkezini hınca hınç doldurmuşlardı.
Mikrofona Genel Başkan Meral Akşener çıktı ve Tüm Türkiye’nin merakla beklediği partinin ismini, logosunu açıkladı. Toplantıda Genel Başkan’ın konuşması devam ederken onu dinleyen herkesi izlemeye çalıştım. Akşener’in her vurgulu çıkışında verdikleri tepkiyi heyecanı gördüm. Ancak toplantıya katılan kişilerin büyük bir çoğunluğunun erkek olduğunu ve eskiden MHP tabanında çok gördüğümüz “ülkücü bıyığı” dediğimiz şekilde bıyık bırakanların olduğunu, bozkurt işaretlerinin devamlı kullanıldığını, hatırı sayılır sayıda kişinin siyah takım elbiseli “ABİ”lerin olduğunu belirtmeliyim.
İYİ Parti ismini birçok kişi eleştirmiş ve amblemi sıradan basit bulmuştur. Amblem ve isim hakkında partinin tarihçi kimliğine sahip üyesi Yusuf Halaçoğlu gerekli açıklamayı zaten yaptı. Ancak ben başka bir açıdan değerlendirdim;
ABD’de idama mahkum edilen kişiler üzerinde testler yapılmaktadır. İdam mahkumu olan bir kişiye Sigara bırakma şartlanması hakkında bir test yapacaklarını bunun için bileklerini keseceklerini karşılığında ailesine ömür boyu bakım garantisi verileceğini söylüyorlar. İdam mahkumu nasıl olsa öleceği için yapılan teklifi kabul ediyor. Bir zaman sonra test başlıyor. İdam mahkumunu yatağa yatırıyorlar. Gözlerini bağlıyorlar. Bileklerine sert bir cisimle kesme hissi veriliyor ve bileklerine taze kan dökülüyor. Bir zaman sora mahkum ölüyor. Yapılan otopside ölüm nedeni “İÇ KANAMA” olarak belirleniyor.
İnsanoğlunun bilinçaltı neye zorlanır ve şartlandırılır ise onu yaşıyor. ABD yapımlı filmlerin tamamında ABD bayrağı defalarca açık şekilde görünür ve yine defalarca da gizli şekilde bilinçaltımıza sunulduğunu biliyor musunuz ? İYİ Parti aynı bu etkiyi yaratacaktır. Günlük hayatımızda İYİ kelimesini ne kadar kullandığımızı anımsayın lütfen… “İyi günler”, “İyi Geceler”, “İyi Haftalar”, “İyi olur inşallah”, “İyisindir umarım”… Bu isim her gün milyonlarca kişide birçok kez beyne etki edecek ve kazınacaktır. Asıl isimden rahatsız olacak olanlar referandum zamanında EVET’çi cephe olacaktır. ‘’HAYIR’’ kelimesinden korkanlar ve ‘’HAYIR’’ içerikli cümleler kuramayanlar artık ‘’İYİ’’ kelimesinden korkacaklar ve “İYİ” ile başlayan cümle kuramayacaklardır.
Kurucular Kurulunun isimleri anons edilirken tepkileri dikkatlice izledim. En çok şaşırdığım ve hayal kırıklığına uğradığım tepki Ümit ÖZDAĞ için verildi. İsmi anons edildiğinde tabii ki alkışlandı ancak benim beklediğim ölçüde değildi. Mehmet ASLAN denen siyasi ya da akademik kariyeri olmayan biri eğer Ümit ÖZDAĞ hocadan daha fazla alkışlanıyor ise burada sorun olduğu gerçektir.
Partinin Kurucular Kurulunda benim nazarımda Ümit ÖZDAĞ, Ali TÜRKŞEN,Yusuf HALAÇOĞLU, Ali ÇOLAK, Aytun ÇIRAY dışında inandığım isim yoktu. Ancak kafamda soru işaretleri yaratan birkaç isim mevcuttu. Bunlardan biri ve en önemli isim: Ali LAPANTA!
Ali Lapanta 25 Mart 2009’da uğradığı helikopter kazası sonucu hayatını kaybeden dönemin BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’nun dosyasında şüpheli olarak geçiyor. O zaman Tuğgeneral rütbesiyle Adana Jandarma Bölge Komutanı olan Ali Lapanta, kendi isteğiyle Adana’dan Kahramanmaraş’a giderek arama kurtarma çalışmalarına katılmakla ve çalışmaları engelleyerek enkaza geç ulaşılması ve helikopterdekilerin ölmesinden sorumlu tutuluyor.
Bu mevcut iddialar halen devam ederken bu isim İYİ parti için ne yazık ki hiç de iyi sonuçlar yaratmayacaktır.
Şaşırtan diğer isim: Vedat Yenerer.
Adnan Hoca’ya yakınlığı ve programlarına katılması ile bilinen kişi. Bu ismin Kurucular Kurulunda neden var olduğunu halen anlamış değilim.
Parti içerisinde herkesin tepki verdiği çeşitli isimler mevcuttu. Başta Koray Aydın’dan çok büyük bir kitle rahatsız ve tedirgin. İl Başkanlıklarına atanacak isimlerin içinde Yargıtay’da birçok dosyası bekleyen isimlerin var olduğu bilinmekte. Bunları ileriki günlerde yazacağımız ve konuşacağımız konular. Resmi olarak açıklanmadığı için bu isimleri şimdilik açıklamayacağım.
İYİ Parti ile ilgili bir çok isim ileriki günler ya da haftalarda katılım gösterecek. Hatta ben size gündeme bomba gibi düşecek olan bir isim hakkında şimdiden haber verim. Eski Genelkurmay Başkanımız Sayın İlker BAŞBUĞ. İlerleyen haftalarda İYİ Parti çatısı altında olacağına dair sağlam duyumlar aldım.
İyi Parti hakkında karalama, yıpratma girişimlerinde bulunacak güçler var iken hakkında birçok soru işaretleri ile var olan kişilerin var olması tedirginliğe yol açmaktadır. İYİ Parti yönetimi bizim oraların deyimi ile “Gırtlak yedi boğumdur altısını yutup birini konuşacaksın” sözünde olduğu gibi atacağı adımları ve söyleyeceği sözleri iyi hesaplamalıdır.
Partinin tüzüğü de programı da en sık süzgeçten geçirilmeli ve hatasız olmalıdır. “Eşit yurttaşlık” ve “NATO’ya bağlılık” gibi bölücü söylemlerden imtina edilerek kaçınılmalıdır. Yine Parti programında bulunan sağlık, tarım, ekonomi politikaları ivedilikle tekrar gözden geçirilmeli ve bu hususta komiteler kurulmalıdır. Bu hali ile beklentileri karşılamamak ile birlikte hayal kırıklığına sebebiyet vereceği şüphesizdir.
Doğruları yazmaktan korkmayan, eleştirme ve eleştirilmenin başarıya giden yolda bir mihenk taşı olduğuna inanan Kemalist bir TÜRK genci olarak ben de İYİ Parti’de bulunan vatansever dostlarımı ve parti yönetimini uyarıyor ve dostane şekilde eleştiriyorum. İlerleyen günler daha zorlu ve daha yıpratıcı olacaktır. İYİ Parti’nin başarılı olması mevcut karanlık yapıya son verilmesini isteyen herkes gibi benimde sarsılmaz temennimdir.
TÜRK ulusunun heyecanları köreltici, umutları yitirici akımlar ile uğraşacak zamanı ve sabrı kalmamıştır. Hiçbir partiye güvenmeyen, sandıkta yenilik arayan, kızgın, küskün yurttaşların bir kısmı sizi umut olarak görüyor. Bu tarihi vebal sizlerin omuzundadır. Ya sadece bir partinin alternatifi olacaksınız ya da tüm Türkiye’nin geleceği… Seçim sizin…