Siyasetle ilgilenmek! | Hakkı Güleç Yazdı

Siyasetle ilgilenmek! | Hakkı Güleç Yazdı
Yayınlama: 13.04.2023 21:04
A+
A-

Antik Yunan filozof Aristoteles’in“İnsan politik bir hayvandır”sözünün yanındaFransız asker ve siyasetçi Caharles De Gaulle’in“politika(siyaset) politikacılara bırakılmayacak kadar önemlidir” sözünü de hatırlatarak ifade edebiliriz ki hayatımızın her alanını derinden etkileyen siyasetle ilgili olmak zorundayız ve siyasetle ilgilenmek için siyasetçi olma gereği hiç yoktur. Demokrasinin olmazsa olmazı katılımcı olmak,izlenen politika ile ilgili tepki vermek görüş bildirmek,  harekete geçmek siyasi bir davranıştır.

 Alman TV kanalı euronews’tan bir alıntı

“Televizyonla siyaseti keşfeden çocuklar

Siyaset bilimi daima okulda öğrenilmez. Örneğin Almanya’da gençler çeşitli politik konuları “Logo” isimli bir haber programı sayesinde oluşturdukları forumda tartışıyor. Almanya’da çoğu kız, 400 binden fazla çocuk her gün Logo’yu izliyor. Haber editörü politik konuları çocuklara dikkatli şekilde sunmanın yollarını arıyor. Çocukların ilgisini çekmek ve bu konularda kullanılan dille onları fazla yormamak için orta yol bulunmaya çalışılıyor. Haber editörünün yayınlanmasında mahzur gördüğü politik bir konu yok. Ancak bunları çocuğun anlayacağı şekilde sunmak işin en zor yanı. Grafikler, resimler devreye girerek örneğin Orta Doğu krizi veya Ebola salgını gibi karışık konular çocuklara aktarılmaya çalışılıyor.

2015 yılı 25 Nisan Almanya Münih Notlarımdan

2015, 25 Nisan Çanakkale zaferi 100. Yıl kutlamaları dolayısıyla Almanya Münih’te düzenlenen bir etkinlikte Çanakkale konusunda aynı zamanda  bir tarih araştırmacısı olarak seminer vermek üzere davet edilmiştim. 6 saat süren etkinlikte bana verilen süre bir saate yakındı. Oldukça geniş bir salonda ortalama 500 kişilik çoğunluk Türk izleyicilerin içinde spontane çeviri sayesinde etkinliği izleyen Almanlar ve Yeni Zelandalı birkaç izleyici ve tarihçiler vardı.

Etkinlik sonrası gezi günlerimizde 30 binden fazla mahkumunolduğu Münih Dachau Nazi toplama kampını ziyaret etmiştik. Ve beni derinden etkileyen konu tıpkı ülkemizde insanlarımızın ve de özellikle “tarihimizi öğrensinler” dediğimiz öğrencilerimizi Çanakkale’ye gönderdiğimiz gibi Alman orta ve lise düzeyi öğrencilerin bu insanlık suçunun işlendiği kampı rehber öğretmenler eşliğinde gezdirildiklerini gözlemledim.

Münih Dachau Nazi toplama kampı ceset yakma fırınları

Yıkanacakları söylenilerek düzmece banyoya gönderilen mahkumlar sıcak su beklerlerken, püsküren zehirli gaz ile can veriyorlar ve yan tarafta bulunan fırınlarda yakılarak külleri ağaç diplerine serpiliyor ve yok ediliyorlardı. 

Bu gezimin konumuzla ilgili yönü nedir?

Almanlar geçmişlerinin kötü yönleriyle Alman gençliğini yüzleştirdiklerine şahit olmuştum. Geçmişi örtbas etmeden yüzleşebilen, özeleştiri yapabilen gelişmiş ülke kültürüne şahit olmuştum.

Bu arada İngilizce bilen gezi koordinatörü Alman rehber öğretmenle kısa sohbetimde “Nazi toplama kampına özellikle gençler için gezi  düzenlemeniz oldukça dikkatimi çekti, bu konuda ne düşünebiliriz” diye sordum.

Alman rehber öğretmenin cevabı ”Alman gençliğinin tarihten ders alarak babalarımızın düştüğü hataya düşmemeleri, evrensel doğruların farkında olmaları ve gelişecek politik zekaları sayesinde yönetimlerin kendi politik çıkarları için oluşturmak istedikleri algıyı doğru analiz edebilme ve yönetimleri etkileyebilme yeteneklerinin geliştirilmesi, günceli takip etme motivasyonu kazanmalarını sağlamak vb” şeklindeydi. Ayrıca rehber öğretmen Alman eğitiminin bu konuya oldukça fazla önem verdiğini konuyla ilgili çok fazla kitap broşür film kullandıklarını ve öğrencilerin medya okuryazarlık yeteneklerinin geliştirilmesine yönelik dersler verdiklerinden bahsetti.

Dünya Siyasetini Etkileyen Fransızlar…

1789 Fransız İhtilali

Feodalizmin tasfiye edildiği 1789 Fransız İhtilaliyle kendiliğinden gelişen süreç içinde oluşan demokratik devrim tüm dünyayı derinden etkilemiştir. Fransız ihtilalinde önemli rol oynayan burjuvazinin ve açlık isyanları içinde olan toplumun siyasetçi bir kimliği olmasa da rejimin değiştirilmesinde siyasi bir rol oynamışlardır.

1968 Fransız Öğrenci Hareketleri

Fransa’da başlayan ülkemiz dahil tüm dünya ülke üniversite gençliğini etkileyen 1968 öğrenci hareketlerinde yer alanların bir siyasi kimliği yoktu; onlar siyasetçi değillerdi ancak öğrenci talepleri ve tepkileri izlenen siyasetin karşılık, siyasi sosyal ekonomik kültürel sonucu olan bir tepkiydi.

2018 Fransa Sarı Yelekliler Hareketi

Devletlerin sosyal yönünün tasfiye edildiği, ülkemizi de en derinden etkileyen ve geniş halk kesimlerinde fakirleşmeye neden olan,küreselleşmenin acımasız ideolojisi neolieralizmin kemer sıkma politikalarına karşı 2018 de Fransa’da başlayan ve tüm Avrupa ülkelerinde yayılan Fransız sarı yelekliler hareketi devam etmektedir. Fransa’dan tüm Avrupa’ya yayılan sarı yelekliler hareketine katılanlarülke ekonomi politikalarını etkilemiş ve siyasi sonuçları olmuştur.

Fransa’dan Etkilenen Osmanlı

Nihayetinde topraklarının önemli bir kısmı Avrupa’da yer alan Osmanlı devletinin kaçınılmaz olarak Fransız devriminden etkilenmesi sebebiyle 1789 dan76 yıl sonra 1865 yılı siyasetçi olmayan ancak siyasetle ilgilenen Genç Osmanlıların cumhuriyet fikrini dile getirdiklerini izliyoruz.

Genç Osmanlılardan özellikle Namık Kemal, Tevfik Fikret ve Fransız devrimcilerinin kitaplarını okuyarak yetişen Mustafa Kemal ilk defa 1905 yılında cumhuriyet fikrinden bahsederken nihayetinde bir siyasetçi değildir.Mustafa Kemal’in padişaha karşı cumhuriyet fikrini dile getirmesi siyasi bir tepkidir. O kitabı nutkunda milli mücadele yıllarında son güne kadar cumhuriyet fikrini vicdanında bir sır gibi sakladığından bahseder ki bu tavır onun gelişmiş siyasi zekasıyla ilgilidir.

Atatürk gençlik yıllarından itibaren sürekli kitap okuyan, araştıran, gözlemleyen gazete ve dergilerde yazan ve siyasetçi olmasa da siyasetle ilgilenen ve siyasi zekası güçlenmiş bir liderdir. Ve örnek aldığım onun bu yönü bu makalemin esas konusudur.

Günümüze dönersek,

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün

“Ey Türk Gençliği!

Birinci vazifen, Türk istiklalini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa” etmektir…” diye başlayan gençliğe hitabesinde Türk gençliğinin tıpkı kendi gençliğinde olduğu gibi siyasetle ilgilenmesini ve  gerektiğinde ülke siyasetine yön vermesini öğütler.

Ve bugün bizler mesleğimiz ne olursa olsun kendimizi geliştirmek, olan biteni anlamak, duyarlı olmak, yazmak, konuşmakve meslek odaları, sivil toplum örgütleri içerisinde ve meşru zeminlerde politik (siyasi) olmanın gereği vardır.

İzlenen siyasetin hayatının her alanında yaratığı olumlu olumsuz sonuçlarıyla yüzleşen toplum duygu ve düşüncelerini  sanat dalları olan tiyatro, şiir, resim, karikatür, heykel ile yazıyla, mizahla dile getirmelidir.  

“Siyasetle ilgili olmak” derkenaz gelişmişliğin de bir kriteri olan particilik, lidercilik anlamıyoruz.

Bir vatandaş olarak partiye kayıtlıda olsak, her ne olursa olsun parti sözcüsü gibi davranmak yerine kendi özgün düşüncelerimizi öne çıkartmalıyız. Herkes öncelikle kendisini yetiştirmeli, kendisinin sözcüsü olabilmeli olaylara eleştirel bakabilmeli ve tüm bildiklerini sorgulayabilmeli sürekli gelişim içinde olmayı önemsemelidir.

Ne söylediğimizden çok nasıl söylediğimiz önemlidir, yani bize yakışır biçimde nezaketle, kırmadan dökmeden doğru yer ve zamanda, doğru cümlelerle, doğru ses tonuyla kendimizi ifade edebilmeliyiz. Bu konuda örnek alınan olmalıyız.

“Bugün dünden farklı düşünüyorum çünkü…”” demek tutarsız olmanın değil, öz güvenli olmanın ve gelişim içinde olmanın göstergesidir.

Bilinmelidir ki siyasi zeka ortalaması yüksek olan toplumlar demokratik olmayan yönetimlere geçit vermezler

Uygulanan siyasetin tüm vatandaşların hayatının her alanının derinden etkilemesi karşısında, vatandaşlartabi olan, öfkelenen,şikayet eden değil, bizzat katılım sağlayarak etkileyen yön veren olmalı. Ve bilmeliyiz ki, toplumsal bilinçlenme arttıkça vasat tiplerin siyaseti meslek edinmesi zorlaşır.

Not: Osmanlıca kökenli “siyaset” ve Fransızca kökenli “politika” anlamı aynı olan iki kelime oldukları için birbirlerinin yerine kullanılmaları da mümkündür.Hakkı Güleç

 

Psikolojik Danışman- Eğitimci/Yazar