İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki grup toplantısında yaptığı konuşmayla hem iktidara hem de Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’ne ağır eleştiriler yöneltti.
Dervişoğlu, özellikle tarımda yaşanan krizler, adalet sistemindeki çöküş, eğitimdeki yıkım ve gençlerin umutsuzluğu üzerinden yürüttüğü eleştirilerinde, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni “tek adam rejimi” olarak niteleyerek, bu sistemin Türkiye’yi bir “yıkım rejimine” dönüştürdüğünü söyledi.
“İklim yasası milletimize yük getirecekti”
Grup konuşmasının başında İYİ Parti’nin, üreticileri perişan eden zirai don felaketi sonrası Meclis’te sunduğu önergenin iktidar partisiyle ortak verilmesi karşılığında, mevcut haliyle karşı oldukları “iklim yasası taslağının” geri çekildiğini açıklayan Dervişoğlu, “İklim yasasını geri çektirerek milletimizi hazır olmadığı bir yükten kurtardık” diyerek İYİ Parti grubunu kutladı.
“16 Nisan, Türk demokrasisinin kara lekesidir”
Konuşmasında 16 Nisan 2017 referandumunun yıl dönümüne özel vurgu yapan Dervişoğlu, bu tarihin Türkiye’yi “yoksulluğu yöneten ekonomiyle”, “itibarsız diplomasiyle” ve “yok edilen adaletle” baş başa bıraktığını belirtti.
“Cumhuriyet tarihi boyunca alınan uygar mesafe eriyip gitmiştir”
“Devlete ve millete değil, saraya hizmeti görev bilenler milli iradeyi gasp etmiştir”
ifadelerini kullanan Dervişoğlu, tek adam sisteminin Türkiye’yi ekonomik, kurumsal ve toplumsal çöküşe sürüklediğini söyledi.
Tutuklu gençler ve muhalif liderler için selam gönderdi
Konuşmasında, Anayasal haklarını kullandıkları için tutuklanan gençleri selamlayan Dervişoğlu, “Ekrem İmamoğlu da tutuklu, Ümit Özdağ da, Can Atalay da, Selahattin Demirtaş da, Osman Kavala da… Çünkü Türkiye tutukludur” dedi.
“Kürt de yoksul, Türkmen de… Edirne’de de kuyruk var, Siirt’te de… Türkiye batıktır”
diyerek toplumsal eşitsizliklerin iktidarın eseri olduğunu vurguladı.
Eğitimde ve bürokraside yıkım tabloları
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’i hedef alan Dervişoğlu, okulların hijyen sorunlarından öğretmenlerin norm fazlası uygulamalarıyla sürgün edilmesine kadar birçok başlıkta sert eleştiriler yöneltti.
Üniversitelerin iktidar tarafından “inşaat ve kantin ihalesi alanı” olarak görüldüğünü belirten Dervişoğlu, “Üniversiteyi dört yıl daha işsizlik istatistiklerine girmeyecek gençlik olarak görüyorlar” ifadelerini kullandı.
Tarım, bürokrasi ve saray kurulları sert dille eleştirildi
Tarım Politikaları Kurulu’na atanan “TRT’de kebap programı yapan fenomeni” örnek gösteren Dervişoğlu, şu soruyu yöneltti:
“İzmir’in söğüşçülerinin, Antep’in kebapçılarının ne eksiği vardı?”
Sarayda görev alan isimlerin liyakatsizliğine dikkat çeken Dervişoğlu, “Kebabı dört haneli rakamlara satan adam politika kurulu üyesi yapılıyor, bürokrasi kumpasla dönerken millet aç bırakılıyor” dedi.
“Bu kan yine o kandır”
Konuşmasını sert bir şekilde sonlandıran Dervişoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ve hükümeti, dış politikadaki yönelimlerinden, tarikatlarla kurdukları ilişkilere, yargı sisteminden ekonomik çöküşe kadar birçok başlıkta hedef aldı.
“Türkiye düşmanlarının oyunlarına alet oluyorsun”
“Bu kan yine o kandır. Sizden de alacağız!”
diyerek adeta meydan okudu.