Mevzu Artık Tasdik Değil, Referandum! – Melih Demirel Yazdı

Kadere bak… ama bu kez kendime söylüyorum. Sen haftalarca, CHP’nin ön seçim adı altında İmamoğlu’nu tasdikleyeceğini söyle, Özel ve İmamoğlu’nu seçime daha yıllar varken toplumdan kopuyorsun diye eleştir, hatta çadır tiyatrosu oynuyorsunuz de, sonra 23 Mart gelince git bu sürece katıl… Kadere bak, hayat işte. Ancak belirtmeliyim ki ben bir seçime değil, referanduma katıldım…

Neden ve Nasıl mı?

Geçtiğimiz, (bir yıl gibi geçen)  hafta, diploma ile başlayıp Silivri ile biten ve tesirinin daha uzunca zaman, hatta sandık gelinceye kadar süreceğini tahmin ettiğim olaylar silsilesi, Ön seçim (Tasdik) sürecini referanduma çevirdi. Nitekim bu işi yapanda, iradenin ta kendisi HALK oldu… Çünkü iş, İmamoğlu’nu aştı. Geçenlerde de söylediğim gibi, sur delindi gedik açıldı. İmamoğlu basılan son nasır, bardaktaki son taşan damla oldu…

MEVZU İMAMOĞLU  DEĞİL…

Asıl mevzu, tamam suçluysa tabi ki Ekrem’de yargılansın ama, artık hukuk eşit işlesin birine yandaş diye Ali’yi Veli’yi kayırmasın diyenlerin, anketlerde hukuka güvenmeyenlerin mevzusu…

Mevzu, yıllardır ses etmeyip içine atanların, yok sayılanların, öteki tarafa konanların haykırış mevzusu…

Mevzu, Apo ile Hasbihal halinde olup, öte yandan Ümit Özdağ’ı iki ayı geçkin sürede iddianamesini bekleterek, içerde tutanlara karşı artık yeter diye haykırmanın mevzusu…

Mevzu, sefalet ile imtihan edilen emeklinin, asgari ücretlinin, çiftçinin, işsizin, İllallah  diye serzenişinin mevzusu…

Mevzu, gelecek kaygısı yüzünden bunalıma giren, şu günlerde de yaratıcı pankartları ile yüzümüzü güldüren, duyarsız diyerek eleştirdiğimiz ama duyarlılığı ile bizi utandıran, gencecik öğrenci kardeşlerimin ‘’ Biz bu memleketin geleceğiyiz’’ diye artık susmayışının mevzusu…

Mevzu, ihraç edilen teğmenleri Türk milletinin bağrına basarak, bak hepimiz ‘’Mustafa Kemal’in Askeriyiz’’ diyerek, meydanlarda yasaklanan andımızı haykırarak, sahiplenişinin mevzusu…

Mevzu, mülteci deposuna dönen vatan toprağında, gerçek  toprak sahiplerini hatırlatma mevzusu…

Mevzu, bir avuç Elitiste karşı,  gelirin hakça paylaşılmasını arzulayanların mevzusu…

Mevzu, sosyolojik bir çürümeye karşı, artık kabuk değiştirme mevzusu…

Mevzu, mülakat mağdurlarının dip dalgası, atanamayanların tsunamisi…

Mevzu, 23 yıllık metal yorgunluğundan yansıyan ağrıları dindirme mevzusu…

Mevzu, birikmişlik, bıkmışlık, sıkılganlık, bunalma hali…

Ez cümle…

Mevzu artık, İmamoğlu’nu tasdikleme değil, dün ki sandığa katılarak bir referandum iradesi ortaya koyan on milyonlarca yurttaşın, ‘’ Bakın, siyasetten bağımsız çoğunluk milyonlarız, biz halkız ‘’ diyerek, partilere bırakmadan erken seçimi istiyoruz demesinin mevzusu…

Kıssadan hisse bu iş,  siyaset üstüne çıkmıştır ve mesajı nettir ;

NE EZEN NE  EZİLEN, İNSANCA HAKÇA BİR DÜZEN!

Dipnot: Birileri yakın zamanda olduğu gibi sakın rehavete kapılmasın. Halkın verdiği bu mesajı, siyasi ikballeri uğruna sakın ha heba etmeye kalkmasın ve kulağımızın üstüne yattık da sanmasın. Nitekim, keskin kalemlerimiz ile yine doğru bildiğimizi nakşetmekten imtina etmeyeceğiz…

HAK HUKUK ve ADALETE inanan, kendini adayan herkese bin selam…

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: