Yenilik Partisi Genel Başkanı Öztürk Yılmaz, partisinin İstanbul İl Kongresine katıldı. Öztürk Yılmaz burada yaptığı konuşmada, “Ben boşuna demiyorum. Diktatör var bir de onun kuklaları var. Memlekette bunları yıkmadan düzlüğe çıkmamız mümkün değil. Bunlar memleketin ve başımızın belasıdır. Erdoğan kötü, peki diğer altılı masada oturanlar nasıl? O altılı ganyan ise zifiri karanlıktır. ” dedi.
Öztürk Yılmaz, “Temmuz ayının inşallah sonuna doğru büyük kurultayımızı yapmış olacağız. Öncelikle benim paramı alıp benim vergimi alıp bu kadar insan varken saygısızlık yapan bu bağımlı medyayı kökten kınıyorum. Ben besleme bir basın sevmiyorum. Halkın iradesine saygı duymayan, halkı dinlemeyen, gözü kör, kulağı sağır, dili dönmeyen, iki kelimeyi bir araya getirip haklıya haklı haksıza haksız diyemeyen basını sevmiyorum. Bunların yapmış olduğu hiçbir şey halka uygun değildir. Akşam sabah Erdoğan’ı nasıl başta tutabiliriz derdindeler. “Öztürk Yılmaz, sen bir şey yapamazsın” diyorlardı. Bir adım attırmazlar diyorlardı ve geldiğimiz nokta itibariyle bunu söyleyen insanlar aslında iyi niyetle söylüyorlardı çünkü Türkiye’deki durumun farkında olan insanlar Erdoğan, bir yere gitse veya o yürümeyi bilmeyen, merdivenlere ters binen Kılıçdaroğlu, bir yere gitse arkasından medya ordusu gider, buraya gelmezler. Çünkü bunların hepsi besleme. Alayı besleme basın bunların.” ifadelerini kullandı.
Öztürk Yılmaz’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“Ben boşuna demiyorum. Diktatör var bir de onun kuklaları var. Memlekette bunları yıkmadan düzlüğe çıkmamız mümkün değil. Bunlar memleketin ve başımızın belasıdır. Erdoğan kötü, peki diğer altılı masada oturanlar nasıl? O altılı ganyan ise zifiri karanlıktır. Erdoğan ülkeyi batırdı, bunlar da sadece koltuk kavgası ve eleştirmekle geçirdiler ama hepsi ona hizmet etti. Çünkü sistemi Erdoğan kurdu. Milleti esir zannediyorlar. Babalarının malı insanlara da davar muamelesi yapıyor. Benim öfkem bundan. Onun için ben başkaldıran bir insanım. Onun için meydan okuyorum çünkü ben biliyorum. Ben Musul’da İŞİD’le çatıştım. PKK’yla çatıştım ve geldim burada AKP ile çatıştım, döndüm Kılıçdaroğlu ve onun takımıyla çatıştım. Şimdi de medyadaki bunların kukla borazanları ile çatışıyorum.”
Türkiye’de Erdoğan diktatördür. Ben ona karşı mücadele eden ve ilk bayrağı açan kişiyim. Peki Erdoğan ülkeyi batırdı da karşısındaki adamlar ülkeyi düzlüğe çıkarabilir mi? Bakın birbirimizi kandırmayalım. Bu adamlar İngiltere’de Paris’te veya herhangi bir caddeye bıraksan yolu sorma cesaretleri ve kabiliyetleri olmayan insanlardır. Bunlar Türkiye’de gelmiş sistemin başına oturmuşlar. Bunlar Türkiye’de hiçbir şeyi düzenleyemezler. İngiltere’de mesela Erdoğan, Kılıçdaroğlu ve Meral Akşener’i bir otobüse bindirsek. Otobüsle birlikte bunları yanlış bir caddede buluruz. Nereye gideceğini bilmez bunlar çünkü dil yok ki sorsun. Bunların tek anladığı yer kasaba politikacılığıdır. Biz Yenilik Partisi’ni sokakta kurduk. Hiçbir şeyimiz yokken kurduğumuz bu parti için hiç kimseden bir para almadık. Bugün bir Allah’ın kulu diyorsa ki, “Öztürk Yılmaz benden para aldı” çıksın söylesin. Hiç kimseden para almadık. Bütün insanlar onurlu, şerefli insanlar yığılmaya başladı. Niye? Çünkü ben bunlara cepheden vuruyorum. Meydan okuyorum, başkaldırıyorum. Bunların ne düzenbaz olduklarını, bunların siyaseti nereye götürdüklerini ben açıklıyorum. Benim dışında hiç kimse bunu göze alamaz.
Siyaset cesur adamların işidir. Baş kaldıranların, meydan okuyanların işidir. Pazarda milletin arkasına geçiyor pahalılıktan bahsediyor. Peki, sen ne çözüm sunuyorsun? Yok, hiçbir şey yok. Bu yüzden biz Yenilik Partimizi kurduk ve tek tek çözüm yolları öneriyoruz
Halkı davar yerine, aptal yerine koyanlar devleti soyarken, diğerleri de belediyelerde nepotizm uyguluyor. Herkes laf söylemekten korkuyor. Petrol 30 tl’ye dayanmış. Televizyonları açıyorsunuz altısı ona gitmiş, yedisi buraya gelmiş, masalar kurulmuş vs. Bunlar biz kandırıyor. Benim ömrüm geçiyor, ben geçinemiyorum. Arabaya binemiyorum, tatil yapamıyorum, kiramı veremiyorum, kredi kartlarımı ödeyemiyorum, borcumu ödeyemiyorum. Halk olarak Erdoğan’ın kurmuş olduğu diktatörlük masasını tekmeyle devirmemiz lazım.
Yıllardır sanki muhalefet etmiş gibi aynı oyunu bize karşı oynuyorlar. Diktatörlüğün medyası, müteahhitleri, yiyicileri rektörleri, valileri, sermaye grupları var. Peki bunun her şeyi var da sizce muhalefeti yok mu? Yani her şeyi garanti altına almış da siyasette kukla kullanmayı unutmuş mu zannediyorsunuz? Yenilik Partisi olarak biz bu düzeni yıkacağız. Allah var gam yok. Yenilik Partisi iktidar olacak diktatör yıkılacak.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: