Türkiye ekonomisi, son yıllarda yaşanan dalgalanmalarla vatandaşın cebini doğrudan etkileyen bir sürecin içinde. 2024’te artan enflasyon, döviz kurlarındaki oynaklık ve temel tüketim ürünlerindeki zamlarla birlikte, 2025’in nasıl geçeceği merak konusu. Bu yazıda, 2025’te ekonomiyi etkileyebilecek faktörleri ve vatandaşın cebindeki olası değişiklikleri ele alacağız.
2024 yılında enflasyon oranları, merkez bankasının sıkı para politikasına rağmen yüksek seyrini sürdürdü. 2025’te enflasyonun düşürülmesi hedeflense de,
2024’te asgari ücrete ve emekli maaşlarına yapılan zamlar enflasyon karşısında yetersiz kalmıştı. 2025’te de alım gücü kaybının devam etmesi bekleniyor.
2024’te döviz kurlarındaki artış, ithal ürün fiyatlarını yükselterek enflasyonu besledi. 2025’te Merkez Bankası’nın politikaları, döviz kurlarının gidişatında belirleyici olacak. Ancak, yabancı yatırım eksikliği ve cari açık gibi faktörler TL üzerinde baskı oluşturmaya devam edebilir.
Hükümetin 2025’te vergi politikalarında yeni düzenlemelere gitmesi bekleniyor. Olası düzenlemeler şunlar olabilir:
Bu düzenlemeler, orta ve düşük gelirli vatandaşların üretlerindeki erimeyi daha da belirgin hale getirebilir.
2025, ekonomik belirsizliklerin devam ettiği bir yıl olacak gibi görünüyor. Vatandaşın cebindeki en büyük tehlikelerden biri alım gücü kaybı olurken, yükseltilecek vergiler ve döviz kurundaki dalgalanmalar bu durumu daha da zorlaştırabilir. Devletin atacağı adımlar, 2025’in ekonomi gündemini belirleyen en önemli faktörlerden biri olacak.