Türkiye olağan dışı, hiç olmadığı kadar hassas dönemden geçiyor.
Bu dönemin yükselen değeri de belediyeleri tüm engellere rağmen çok başarılı yönettiğinden Cumhuriyet Halk Partisi’dir, hassas dönemin nedeni de…
Bir anlamda demokrasinin teminatı olan hak, hukuk, adaletin kıyıya konularak üstelik ezici oyla, iradeyle seçilmiş belediye başkanlarının, onların kadrolarının tutuklanması halkın içinde biriktirdiği enerjiyi açığa çıkardı. Bu enerjiyle donanan yurttaş büyük sinerji eşliğinde ayağa kalktı.
Aslında milleti ayağa kaldıran unsur siyaset oyunlarıyla siyasetçileri içeri atmak değildi. Aranan bahane o tutuklanan siyasetçi mağduriyetiyle birlikte ete kemiğe büründü.
Halk, geçim sıkıntısına, açlığa, yoksulluğa, yolsuzluğa, adam (k)ayırmaya, cumhuriyete ve Atatürk’e yapılan ve izahı mümkün olmayan ihanete ve hakarete dur demek için kalktı ayağa.
Gençler yarın benim de diplomam iptal edilir düşüncesi içinde çıktı sokağa.
Aslında ayağa kalkıp sokağa çıkan CHP’ye CHP’liler değil halk önderlik yaptı.
Rasgele!
Kurultay
İşte bu ahval ve şerait içinde iken, halk fakru zaruret kıvranırken CHP olağanüstü kurultay kararı aldı, gerçekleştiriyor.
Sonucu vatana, millete hayırlı uğurlu olsun.
Her siyasi parti kurultayını / kongresini izlediğim gibi bu kurultayı da televizyondan izliyorum.
İzlerken hafızam diyor ki,
1) Yüzükle geldi,
Cebimizi deldi.
2) Kanunları yırttı,
Adaletsizlik arttı.
3) İyi olur sandırdı,
Yüzü(k) kandırdı.
4) Verdik yetkiyi,
Gördük etkiyi.
5) Para pul, evliler dul, vekiller kul, yaşamak zul oldu.
6) Halk güldürdü.
Güldükçe öldürdü.
Deniz Baykal gerçeği
Şimdi, kurultay başında Divan Başkanı seçilen ve bu kurultay için zayıf kaldığını düşündüğüm Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı, eski genel başkanlara teşekkür ederken Deniz Baykal‘ın adını bile anmadı. Eğer bu bir unutkanlık değilse, süreç gösteriyor ki, CHP’liler, halkın Deniz Baykal ile ilgili olumsuz kanaatine kulak vermiş. İyi de yapmış.
Kurultay konuşması
Kurultayda CHP Genel Başkanı Özgür Özel iyi bir konuşma yaptı. Konuşmada sürecinin analizini yine iyi izah etti. Vefanın en güzel örneğini gösterdi. Bu konuda en azından ben bir noksanlık görmedim. Gelecek dönemle ilgili çizdiği çerçeve doğruydu.
Özür
Normalleşme gibi akıl dışı süreç nedeniyle aklı başında milyonlar gibi ben de Özgür Özel’e sadece kırgın değil, kızgındım. Çıktı, kırgınlık ve kızgınlıklar için kurultayda özür diledi.
Affettim.
Muhalefet
Kurultaydan umutlanmakla birlikte Berhan Şimşek gibi partiden nemalanarak milletin vekili olmuş, siyaseten eskimiş kimi aparatlara üzüldüm. Sırf isimlerini gündemde tutmak için kurultay öncesi medyada, kurultay günü salonda yaptıklarını kim, nasıl açıklayabilir?
Ayrıca aşağıdaki verilere göre, üstelik böyle hassas bir dönemde tek aday olan genel başkana tavır gösteren 152 delege hangi saikle boşa düşmüştür?
Seçim sonuçları
Delege sayısı: 1323
Kullanılmayan oy: 47
Geçerli oy: 1276
Geçersiz oy: 105
Özgür Özel’in oy’u: 1171
Geçersiz oy + kullanmayan oy: 152
Etki
Bakınız ben siyasi başarıyı “ETKİ ” kavramının açılımında ararım.
ETKİ, benim için; “Ekip, Tutarlılık, Kapsama ve İrade demektir.
Bu anlamda kurultay etkili olmuştur.
Kutlarım!
Cumhurbaşkanı adaylığı
Peki, kurultay siyaseti nasıl etkiler, Özgür Özel’i cumhurbaşkanı adayı yapar mı?
Bu parti CHP, neden olmasın?
Berkin Gezgin
Özgür Özel, parti meclisi listesinde ” Her şey çok güzel olacak! ” sözünü siyaset sözlüğüne ekleyerek tarihe geçen, tarihe geçtiği için tutuklanan, İstanbul seçimlerinin kahramanı Berkay Gezgin‘e yer vererek genç bir siyasetçinin kulvara çıkmasını sağlamıştır.
Bir slogan bir siyasetçi yaratmıştır.
Eğer olağanüstü bir hata yapmazsa ve şeytan kulağına kurşun hakkında siyaset yasağı filan konulmazsa CHP tarihine adını altın harflerle yazdıracağını tahmin ettiğim Berkay’ı izlemek, gözlemek gerektiğini hatırlatmak istiyorum.
Biliyorum ki, “Her şey çok güzel olacak.”
Çünkü, İRADE MİLLETİNDİR…!
YAZARIN DİĞER YAZILARINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN