TÜMÖD’den Sert Tepki: “İmamoğlu’nun Diplomasının İptali ve Sonrasındaki Süreç Hukuki Değil, Siyasi”

TÜMÖD’den Sert Tepki: “İmamoğlu’nun Diplomasının İptali ve Sonrasındaki Süreç Hukuki Değil, Siyasi”
Yayınlama: 10.04.2025 17:52
A+
A-

Tüm Öğretim Elemanları Derneği (TÜMÖD), İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun üniversite diplomasının iptaliyle başlayan ve tutukluluğa uzanan süreci yazılı bir açıklamayla değerlendirdi. Açıklama, derneğin Genel Başkanı Prof. Dr. Tolga Yarman imzasıyla kamuoyuna duyuruldu.

TÜMÖD, açıklamasında söz konusu gelişmelerin yalnızca bir hukuki işlem değil, aynı zamanda ciddi şekilde siyasi bir müdahale izlenimi verdiğini belirtti. İmamoğlu’nun 1994 yılında mezun olduğu İstanbul Üniversitesi diplomasının, 1990’da yapılan bir yatay geçiş işlemi nedeniyle iptal edilmesinin hukuki temelden yoksun olduğu vurgulandı.

Dernek açıklamasında dikkat çekilen en önemli nokta, kararın zamanlaması oldu: “Cumhurbaşkanlığı adaylığı için ismi geçen İmamoğlu’nun, parti içi oylamadan yalnızca birkaç gün önce diplomasının iptal edilmesi, ertesi gün gözaltına alınması ve birkaç gün sonra tutuklanması dikkat çekici bir olay dizisidir” denildi.

“Sorumluluk öğrenciye değil, üniversiteye aittir”

Açıklamada, söz konusu yatay geçişin 35 yıl önce gerçekleştiği ve o dönemde İmamoğlu dahil hiçbir öğrencinin bireysel bir sahtekarlıkla suçlanmadığı belirtildi. Eğer bir usulsüzlük varsa, bunun sorumlusunun öğrenciler değil, üniversite yönetimi olması gerektiği savunuldu.

Ayrıca diploma iptaline karar veren İstanbul Üniversitesi heyetinin, İmamoğlu’nun mezun olduğu fakülteden kimseyi içermemesi ve üyeler arasında hukukla ilgili uzmanların bulunmaması da eleştirildi. TÜMÖD açıklamasında, “Bu durum, hukuki sürecin değil, idari ve hatta siyasi yönlendirmelerin öne çıktığını gösteriyor” ifadelerine yer verildi.

“Vicdanları yaralıyor”

TÜMÖD, açıklamasının sonunda İmamoğlu’na yönelik alınan kararların kamuoyunda derin bir adaletsizlik hissi oluşturduğunu ve bu tür işlemlerin, geçmişte savcılıklara ulaşmış ama hiç işleme konmamış çok sayıda yüz kızartıcı suç dosyası dururken hızla işleme alınmasının çifte standart izlenimi yarattığını belirtti.

Açıklama şu sözlerle son buldu:

“Yapılan söz konusu tasarruf, algılanabildiği şekliyle vicdanları yaralıyor olmaktadır.”

TÜMÖD tarafından, Prof. Dr. Tolga Yarman imzasıyla yapılan açıklamanın tam metni şu şekildedir:

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı’nın; “Cumhurbaşkanlığı adaylığına” dönük olarak partisinin içine yapılan oylamadan (23 Mart 2025), ancak birkaç gün önce (18 Mart 2025 tarihinde), İstanbul Üniversitesi’nden (İÜ) edindiği diploma, iptal edildi. İBB Başkanı, ertesi gün, yolsuzluğa ve teröre karıştığı iddiasıyla, gözaltına alındı. 23 Mart 2025 tarihinde, yolsuzluk iddiasıyla, delil karartma ve kaçma şüphesi tahtında tutuklandı. Olayların dizilimi dikkat çekicidir.

İBB Başkanı’nın diploması; 1990 yılında, İÜ’ne, “aday öğrencilerin yatay geçişlerinde, hukuksuzluk olduğu” iddiasıyla, öteki öğrencilerin diplomaları ile beraber, iptal edildi. Gerekçe, yatay geçişin YÖK’ün o gün itibariyle tanımadığı “University College of Northern Cyprus” adlı kurumdan yapılmış olması olarak açıklandı. Buna karşın, İBB Başkanı, İÜ’nden 1994 yılında, başarıyla mezun olmuş bulunmaktaydı.

İÜ yönetiminin, 1990 yılında, yatay geçiş evresinde, “herhangi bir öğrenci sahtekarlığına” muhatap bırakıldığına dair hiçbir işaret gündemde bulunuyor olmayıp; 35 yıl önce gerçekleşmiş “usulsüzlük” varit olsa dahi, bunun, söz konusu durumda, yalın muhakemeyle, idareye (yani üniversite yönetimine) rücu etmesi gerekliliği, öne çıkmaktadır.

Yeni çıkan haberlerde ise, diplomaların iptaline karar veren İÜ heyetinde, bir onkolog (kanser bilimci), bir iktisatçı ve bir güzel sanatlar öğretim elemanının yer aldığı açıklanmaktadır. Diğer yandan, hukuken karar sahibi olması gereken, İBB Başkanı’nın mezun olduğu Fakülte’nin Yönetim Kurulu’ndan, hiçbir öğretim üyesinin diploma iptal kararı sürecinde, idare hukukunun yaptırımları hilafına, yer almadığı, gündeme geldi.

Buna karşılık, Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM); ivedi olarak yaptığı açıklamada, “İstanbul Üniversitesi tarafından 28 kişiye ait diplomanın iptaline ilişkin 18 Mart’ta alınan kararın, iddialara konu olan (üç kişilik) komisyonda değil, üniversitenin yönetim kurulu tarafından ‘oy birliğiyle’ alındığını”, belirtti.

Böyle olsa da 1990 yılında İÜ’ne yatay geçiş yapan öğrencilere dönük, geçişlere ilgili herhangi bir şahsî cürüm tadat edilmiş olmayıp, ortada mevcut olduğu varsayılacak her taksir, idareye rücu etmekten, çıkabiliyor görünmemektedir.

Bütün bunlar, bir arada değerlendirildiğinde; o arada, savcılıklarımıza, önceki yerel yönetim unsurlarına ait olarak, kovuşturma istemi ile intikal ettirilmiş ve içeriği yüz kızartıcı suç iddiaları taşıyan sayısız denebilecek kadar çok yerel yönetim dosyasının kapağı, açılmazken, yapılan söz konusu tasarruf, algılanabildiği şekliyle, vicdanları yaralıyor olmaktadır.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Prof. Dr. Tolga YARMAN
Genel Başkan

Atatürk ve Cumhuriyetten Yana Taraf Haber Merkezi