Cumhuriyet yazarı Zülâl Kalkandelen, bugünkü köşe yazısında Türkiye’de yaşanan son gelişmelere dair çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. “İkinci Cumhuriyetçi ur şişti ve patladı!” başlığıyla kaleme aldığı yazısında Kalkandelen, çözüm süreci benzeri bir sürecin yeniden gündeme getirildiğini, kapalı kapılar ardında pazarlıkların sürdüğünü belirtti.
Kalkandelen, haftalardır kamuoyunun önüne çıkmayan MHP lideri Devlet Bahçeli’nin yoğun bir telefon diplomasisi yürüttüğünü ifade etti. Daha önce DEM Parti’nin kapatılması ve milletvekillerinin maaşlarının kesilmesini isteyen Bahçeli’nin, şimdi bambaşka bir tutum sergilediğini, hatta DEM ile yakınlaşma sinyalleri verdiğini dile getirdi.
Kalkandelen’in yazısında vurguladığı bir diğer kritik konu, terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’ın silah bırakma çağrısı yapması ve bunun uluslararası yankıları oldu. Öcalan’ın çağrısının hemen ardından PKK’nın Suriye yapılanması YPG/PYD’nin lideri Mazlum Abdi, “PKK ile Türkiye arasındaki barış sağlanırsa Türkiye’nin bölgemize saldırmak için bahanesi kalmaz” diyerek sürecin hedefini net bir şekilde ortaya koydu.
Ardından DEM Parti Eş Genel Başkan Yardımcısı Tayip Temel, “Çağrının muhatabı PKK’dir, Rojava ve SDG değil” dedi. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Brian Hughes ise sürecin “Türkiye’nin YPG/PYD’ye yönelik operasyonlarını durdurmasını sağlayacağını umduklarını” belirtti. Kalkandelen, bu açıklamanın anlamının “Türkiye, YPG/PYD’yi rahat bıraksın” demek olduğunu söyledi.
Kalkandelen, yazısında bu gelişmelerin sıradan bir barış çağrısından ibaret olmadığını belirterek, emperyalist güçlerin yeni bir plan devreye soktuğunu söyledi. PKK’nin Suriye kolunun silahlı güçlerini Suriye ordusuna teslim edeceğini belirten Kalkandelen, bunun sonucunda Suriye’de bir Kürt federasyonunun kurulmasının planlandığını vurguladı. Bu federasyonun ilerleyen süreçte Irak, Suriye, Türkiye ve İran’daki Kürt bölgelerini içine alacak şekilde genişletilmesinin hedeflendiğini ifade etti.
Öcalan’ın cezaevi koşullarının değiştirilmesi ve serbest bırakılmasına yönelik taleplerin yükseldiğini belirten Kalkandelen, PKK’nin İran yapılanması PJAK’ın da Öcalan için hukuki düzenlemeler ve fiziki özgürlüğünün sağlanmasını istediğini yazdı.
Kalkandelen, eski Başbakan Binali Yıldırım, Bülent Arınç ve Ahmet Davutoğlu’nun anayasanın 66. maddesindeki vatandaşlık tanımına yönelik söylemlerine dikkat çekti. Yıldırım’ın federalizme dair ifadeler kullandığını belirten Kalkandelen, bunun Türkiye’de üniter devlet yapısını tehdit eden adımların bir parçası olduğunu dile getirdi.
Öte yandan, 2010 referandum sürecinde ‘PKK terör örgütü değildir’ diyen Nuray Mert’in, Akit TV’de aynı görüşü savunarak, ‘DEM’e oy veren herkes PKK sempatizanıdır’ dediğini hatırlatan Kalkandelen, bu tür açıklamaların tehlikeli bir zemine sürüklediğini belirtti.
Kalkandelen: ‘Barış’ Sözcüğünün İçini Boşaltıyorlar
Kalkandelen, emperyalist güçlerin ve Türkiye’deki işbirlikçilerinin “barış” kavramını kullanarak toplumu kandırmaya çalıştığını belirtti. Türkiye’nin 40 yıldır emperyalizmin desteklediği bir terör örgütüyle mücadele ettiğini vurgulayan Kalkandelen, burada bir savaş olmadığını, savaşın ancak iki egemen devlet arasında olabileceğini ifade etti.
Kalkandelen, AKP’nin siyasal İslamcı, totaliter yapısıyla DEM Parti’nin ve destekçilerinin laik Cumhuriyet karşıtlığında ortaklaştığını belirtti. MHP’nin de bu sürece dahil edilmesinin emperyalist güçlerin baskısı sonucu gerçekleştiğini dile getiren Kalkandelen, Türkiye’de 2010 referandumu öncesinde kullanılan “vesayet rejiminin kaldırılması”, “demokratikleşme” gibi söylemlerin bugün de devreye sokulduğunu yazdı.
Kalkandelen, yaşanan bu gelişmelerin Türkiye’nin yeni bir çözüm sürecine mi girdiği yoksa emperyalist güçlerin desteklediği tehlikeli bir oyunun içinde mi olduğu sorularını gündeme getirdiğini belirtti. “Barış” adı altında yürütülen süreçte Türkiye’nin bağımsızlığına ve ulus devlet yapısına yönelik tehditlerin göz ardı edilmemesi gerektiğini” söyledi.
YAZIYI OKUMAK İÇİN : CUMHURİYET
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR:(CANLI YAYINI KAÇIRMAMAK İÇİN ŞİMDİDEN HATIRLATICI OLUŞTURABİLİRSİNİZ”