Kuru Gürültü – Hatice Topçu Yazdı

Kuru Gürültü – Hatice Topçu Yazdı
Yayınlama: 01.09.2024 17:00
A+
A-

Hayat sınav derler!

Kim/kimler icat ettiyse her yerde her alanda karşımıza çıkar sınavlar. Nitekim sınav işine o kadar kaptırmışız ki kendimizi ölümden sonra da yaşadığımız hayatla ilgili bir sınavdan geçirileceğimize inandırılmışız.

Kim söyledi, kim beyinlere kodladı bu anlayışı ve neden?

Soru uzun tarihsel incelemeler gerektirecek bir alan.Biz konumuza devam edelim.

Sınav denince akla ödül ve ceza sistemigelmekte. Kazananlara ödül, kaybedenlere ceza… Peki ya sınavlar adil mi, liyakatli mi?

Nedense son yıllarda bu soru çok sorulmuyor, sorulsa da birkaç örnekle geçiştiriliyor. Anlayacağınız kuru gürüldü ile…Hal böyle olunca sınavlara sığınarak amaçlarına erişmenin taşlarını döşeyenler hızla yol almayı sürdürüyor.

Neden mi söz ediyorum?

Mülakattan elbette!

Türk Dil Sözlüğünde mülakat: Bir işe alınacak kişiler arasından seçim yapabilmek amacıyla kendileriyle, karşılıklı konuşma görüşme, şeklinde tanımlanmış. Bir diğer anlamıyla “Sözlü Sınav”. Malum “Mülakat” Arapça bir sözcük ve ne yazık ki dilimizde çokça kullanılan bu sözcükler özellikle son yıllarda karşımıza daha çok çıkmakta. Çünkü din olarak dayatılanaslındabaşka birkültür, Arap kültürü.

Mülakatla ilgili olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Nisan 2023’de yaptığı açıklamayı anımsayalım: Kamuya işe alımları görevin getirdiği zorunluluklar dışında mülakatı kaldırarak gençlerimizin sınavlardaki başarı sıralamasına göre yapacağız.

Peki, ne oldu?

Seçim bitti verilen sözler gitti. İlk adım atanmış Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin tarafından atıldı. Sözleşmeli öğretmen alımlarında mülakat zorunluluğu getirdi. Dikkat edin lütfen kadrolu öğretmen alımları değil sözleşmeli öğretmen alımlarında mülakat zorunluluğu!

Nedir sözleşmeli öğretmen uygulaması ve ne zaman getirildi?

Sözleşmeli öğretmenlik uygulamasına yönelik yönetmelik 2016 yılında hazırlanmış. Yani şu anki Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in müsteşar olduğu dönemde. Malum Yusuf Tekin Milli Eğitim Bakanlığının son müsteşarı unvanına da sahip.

Peki, son müsteşara ne oldu?

2018 müsteşarlık makamının kalkmasından sadece on gün önce cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile rektörlük için üç yıl zorunlu olan profesörlük süresi kaldırıldıve bundan sadece iki gün sonra Yusuf Tekin Hacı Bayram Üniversitesine Rektör olarak atandı.

Bu kısa hatırlatma sonrası tekrar konumuza dönelim.

Sınavlar, ödül ve ceza demiştik!

Aslında aldatmanın sonu yok. Aldatmak için kullanılmayan hiçbir şey de yok. Çünkü amaca giden yolda durum neyi gerektiriyorsa o kullanılıyor. Amaçlar doğrultusunda insanlar kıvama getirilip, algılar değiştiriliyor ve sonrası kullan kullan at süreci başlatılıyor.

Mülakat sonuçları bir türlü açıklanamıyor. Sahi nedir MEB’in sözleşmeli öğretmen alımları mülakat sonuçlarını açıklanamama nedeni?

Torpillilerin içinden en torpillisini seçememe kaygısı mı?

Kamuoyunu yansıdığı gibi yargıya taşınan mülakat konusunda verilecekkararın beklenmesi mi?

Ya da bilmediğimiz başka bir sebep mi?

Ama her durumda mülakata giren sözleşmeli öğretmen adayı yaklaşık 60 bin kişi mağdur olmaya devam ediyor. Çünkü 9 Eylül’de okullar açılacak ve bu tarih öncesinde bütün özel okullar, kurs ve eğitimle ilgili bütün kurumlar ihtiyacı olan personeli istihdam etmiş olacak. Dolayısıyla sonuç bekleyen sözleşmeli öğretmen adaylarından atanamayan yaklaşık 40 bin kişiaçıkta kalacak.

Mülakat, adı üstünde torpil olarak bilinmekte.  Elbette bu şekilde bilinmesininde bir geçmişi var, yaşanmışlıkları var. Aslındaalınacak 20 bin sözleşmeli öğretmenin yazılı sınavlarda aldıkları puanlara göre kimler olduğu belli ve 2023 genel seçimleri öncesinde bizzat Cumhurbaşkanı tarafından verilen söz de ortada. Öyleyse bu uygulama ve uzayıp giden bu süreç niye?

2013 senesinde müsteşar olarak görevlendirilen Yusuf Tekin’in müsteşarlığı döneminde andımızın kaldırıldığı, Bir yıl sonra 2014 yılında 6528 sayılı kanunla merkez ve taşradaki tüm eğitim yöneticilerinin görevden alındığı,aynı kanunla özel okul öğretmenlerinin kamuda çalışan öğretmenlerden daha düşük maaş almaya mahkum edildiği, teftiş sisteminin sil baştan değiştirildiği, 2014-2015 eğitim öğretim yılı özel okul öğrencilerine eğitim desteği verildiği ve  2016 yılında sözleşmeli öğretmen uygulamasının başlatıldığı, ortaokul düzeyinde özel yurt uygulamalarının başlatıldığı ve okullarda mescit zorunluluğu getirildiği ve benzeri uygulamalar dikkate alındığında bugünün atanmış bakanının neden mülakat dediğiçok açık değil mi?

Sonuçların açıklanması sonrasına gelince;Yazılıda çok yüksek puan alan ve mülakatta elenen birkaç isim gündeme getirilir,dillendirilir, haber sayfalarına düşer, ekranlarda konuşulur…  Sözün özü olayın esası ile mücadele etmeyenlerin kamuoyu nezdinde ‘mış’ gibi yaptıkları bir süreç yani ‘kuru gürültü’ süreci başlar.Sonrası yapılan yapanın yanına, mağduriyet geleceği söndürülen gençlerimizin hayatında kalır.

Hep böyle olmadı mı?

Rize’de doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Rize’de tamamladı. Lisans eğitimini işletme alanında, yüksek lisans eğitimini; Eğitim Bilimleri, Eğitim Yönetimi ve Denetimi alanında tamamladı. Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Eğitim Yönetimi ve Politikaları Ana Bilim Dalı, Eğitim Yönetimi ve Teftiş Doktora Programına devam etti. Eğitim iş kolunun çeşitli kademelerinde görev yaptı. 21.02.2019 tarihinde kamudaki eğitim yöneticiliği görevinden emekli oldu. Eğitimci-Yazar-Şairin; TODAİE Hazırlık Kılavuzu, iki adet şiir, on bir adet çocuk ve genç edebiyatı olmak üzere toplam 14 adet kitabı bulunmaktadır. Ayrıca eğitim bilileri aralında ulusal ve uluslararası dergilerde yayımlanmış makaleleri bulunmaktadır. Meslek hayatı boyunca çok sayıda ulusal proje ile Avrupa Birliği projesi yazmış ve yönetmiştir. Eğitim bilimleri, proje döngüsü ve kişisel gelişim alanlarında çok sayıda eğitici eğitimi sertifikasına sahip olup yetişkin eğitimleri vermiştir. Halen çeşitli gazete ve haber sayfalarında makaleler yazmaktadır. Medya Siyaset Yayın Grubu Genel Yayın Koordinatörü ve programcılığı yapmaktadır.
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 1 Yorum
  1. HASAN AKGÜL dedi ki:

    Mülakat olmali ancak mülakatı yapanlar hangi meslek ile ilgili mülakata katılacaklar ise o meslegin konusuna hakim olmalıdır,Mülakatta sorulan sorular meslek ile olmalı kişiye meslekteki hedefleri sorulmalı, Önceden belirlenen isimlere sadece yüksek puan vermek için yapılmamalı, Ayrica kanunlar yönetmelikler kişiye özel değiştirilmemeli bu durum da devlet yönetimi olmaz ,önemli bir konuyu gündeme getirmenize teşekkürler saygılar