Yumuşama – Suay Karaman Yazdı

Yumuşama – Suay Karaman Yazdı
Yayınlama: 13.05.2024 00:00
A+
A-

31 Mart 2024 tarihinde yapılan yerel seçimlerden ikinci parti olarak çıkan AKP, taktik değiştirerek yumuşama politikası izlemeye başladı. Ancak görünen o ki bu yumuşama, AKP için sadece bir geçiş dönemi taktiğidir. 22 yıldır her türlü sertliğe, şiddete başvuran; hukuk tanımayarak demokrasiden ayrılan, hukuksuz yargılamalara onay veren, kumpaslara çanak tutan, özgürlükleri kısıtlayan, demokratik ve laik cumhuriyetimizle sorunu olan AKP’nin birden bire yumuşamaya yönelmesi toplumu aldatmamalıdır.

Anayasa Mahkemesi’nin 30 Temmuz 2008 tarihinde verdiği karara göre, laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğu belgelenen AKP, 16 Nisan 2017 tarihinde yapılan halk oylamasında mühürsüz oylarla demokratik parlamenter sistemimizi değiştirmiştir. Sahtekârlık yaparak, “atı alan Üsküdar’ı geçti” diyerek tek adamlığa giden AKP’yi iyi tanımak gerekir.

AKP ve CHP genel başkanlarının 2 Mayıs günü buluşması iki genel başkan tarafından büyük memnuniyetle değerlendirilmektedir. Çeşitli medya grupları ise artık kutuplaşmanın sona ereceğinden söz etmektedir. Tayyip Erdoğan buluşmayı “siyasetin ihtiyacı olan yumuşama sürecinin başlangıcı” olarak yorumlarken, Özgür Özel de “Türkiye’de demokrasi açısından bir kilometre taşı” diye nitelendirdi.

Yaşanan son 22 yılı yani AKP iktidarını unutanlar ya da bilmeyenler için karşılıklı söylenen bu sözler inandırıcı olabilir. Ancak AKP iktidarının yaptıkları, ülkemize verdiği zararlar ve insanlarımıza yaptıklarını bilenler için bu sözlerin anlamı yoktur.

Tayyip Erdoğan; “Özgür Bey’e ilk fırsatta böyle bir ziyaretin karşılığını yapacağımı söyledim. Türkiye’nin, Türk siyasetinin buna ihtiyacı var. Ve ilk fırsatta da bu ziyareti gerçekleştirerek Türkiye’de siyasetin yumuşama sürecini başlatalım istiyorum. Bu adımı da atacağız” demiştir. Yerel seçimlerde AKP ikinci parti olunca, Türk siyasetinin yumuşamaya ihtiyacı olduğunu söylemek inandırıcı değildir. Türk siyasetini özellikle ve bilerek kutuplaştıran, toplumun yarısını terörist ilan eden Tayyip Erdoğan, siyaseti sertleştirmiştir.

Tayyip Erdoğan, öncelikle ekonomideki kötü gidişe karşı gündem değiştirmek istemektedir. Sonrasında ise yeni ve sivil anayasa yapımına karşı CHP’nin etkili bir cephe oluşturmasını engellemek düşüncesindedir. Böylece CHP’yi yeni ve sivil anayasa yapımı sürecinde yumuşatarak, istediğini almak için planlar yapmaktadır.

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Meksika ve Küba ziyaretleri sonrasında yurda dönerken, 11 Mayıs 2024 tarihinde uçakta gazetecilere şunları söylemiştir: “TBMM, anayasa yapma iradesine de, gücüne de, yetkisine de sahiptir. Bu süreci kimsenin zehirlemesine müsaade edilmemesi lazım. Bu süreç, ciddi bir şekilde parlamenterler arasında, siyasi iradeyle olacak bir şeydir. Siyasi iradenin temsilcileri, konularını gündeme getirirler ve tartışırlar.”

Seçilen bu TBMM’nin yeni bir anayasa yapmak için yetkisi yoktur ama zaten hukuku dinlemeyen AKP iktidarı için bu sorun değildir. AKP 265, MHP 50, DEM Parti 57 ve CHP’nin seçtirdiği 39 milletvekiliyle, TBMM’de 411 milletvekili yeni ve sivil anayasa için evet oyu verecektir. Üstelik diğer küçük partilerden, İYİ Parti ve CHP’den de evet oyu verenler olabilir.

Yapay olarak yaratılan yumuşama sürecine aldanmamak gerekir. Ana muhalefet, siyasi partiler, demokratik kitle örgütleri, sendikalar güç birliği yaparak ülkemizi karanlığa ve bölünmeye götürecek yeni ve sivil anayasaya karşı örgütlenerek, bu süreci durdurmak için ellerinden gelen demokratik eylemleri yapmak zorundadır. Unutmayalım, başka Türkiye yok..

Azim ve Karar

13 Temmuz 1959 tarihinde İstanbul’da doğdu. İlk, orta ve lise eğitimini Ankara’da tamamladı. Jeoloji Mühendisliği Bölümü (1983) ve İşletme Bölümü (1998) mezunu. Lisans üstü çalışmalarını Trafik Planlaması ve Uygulaması anabilim dalında (2002) ve Hayvancılık İşletme Ekonomisi anabilim dalında (2003) tamamladı. 1983-1985 yıllarında ODTÜ Mimarlık Fakültesi’nde yarı zamanlı öğretim görevlisi olarak çalıştı. 1986-1987 yılları arasında Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nda yedek subay olarak askerlik görevini tamamladı. 1988-2006 yılları arasında Hacettepe Üniversitesi’nde Öğretim Görevlisi olarak çalıştı. 2006-2018 yılları arasında Gazi Üniversitesi’nde Öğretim Görevlisi olarak çalıştı. Gazi Üniversitesi’nin bölünmesiyle 2018 tarihinden beri Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi’nde Öğretim Görevlisi olarak çalışmaktadır. 1993 yılında “Bilgisayara Giriş ve Basic” ile “Fotogrametri” kitaplarını yayınladı. Mart 2019 tarihinde “İnadına Cumhuriyet” adlı kitabını yayınladı. Kasım 2021 tarihinde “Türkiye Uçuyor” adlı kitabını yayınladı. Bir süre Cumhuriyet ve Ulus Gazeteleri ile Türkiye Sorunları Dergisi’nde yazı yazmıştır. Kasım 2005-Haziran 2020 tarihleri arasında İlk Kurşun Gazetesi’nde her hafta yazıları yayınlanmıştır. Halen Azim ve Karar Sitesinde yazı yazmaktadır. “Parçalanma Dil İle Başlar” makalesiyle, Dil Derneği tarafından 26 Eylül 2016 tarihinde 84. Dil Bayramı Onur Ödülü’ne layık görülmüştür. Atatürkçü Düşünce Derneği’nin eski Genel Sekreteri’dir. 1961 Anayasası ve Çağdaş Demokrasi Vakfı’nın Başkanı’dır. Halen Tüm Öğretim Elemanları Derneği’nin (TÜMÖD) Genel Sekreteri’dir. Evli ve iki çocuk babasıdır.